Bu yazıyı kaleme aldığımız saatlerde oylamaya geçilmemişti. Ancak gergin başlayan kongrede iki aday salona el ele girdi; salonda küçük çaplı arbede üzerine sahneye de el ele çıkan iki aday, bu tür görüntüleri istemediklerini beyan etti. Bunun üzerine geçmiş kongrelerde olduğu gibi uçuşan sandalyeler ve yumruklaşmalar bu kez gerçekleşmedi.
Tek adayla girilen iki yıl önceki kongre gibi sakin geçeceğini zaten kimse beklemiyordu. Kavgasız, demokratik bir yarışın gerçekleştiği, heyecanı yüksek bir kongre yaşandı. Yine de hoş olmayan bazı olaylar olmadı değil. Örneğin siyasi yasak getirilen il başkanı Canan Kaftancıoğlu kürsüye çıkarken aday Özgür Çelik’i destekleyenler tarafından yuhalanması hiç hoş olmadı. Ancak asıl hoş olmayan daha Kaftancıoğlu kürsüye gelmeden, yuhalama olmadan, sosyal medyadan yuhalandı etiketi açılmasıydı. CHP hangi ara trollerle parti içi mücadele yöntemini kullanmaya başladı? Kaftancıoğlu yuhalandığı kürsüde öyle kucaklayıcı bir konuşma yaptı ki alkışlarla kürsüden ayrıldı.
KAPILAR SONUNA KADAR AÇILDI
İki grubun da alkışladığı isim Ali Kemal Kumkumoğlu oldu. Kumkumoğlu her iki listede de yer aldı. Aday Cemal Canpolat taraftarları adına Turhan Aydoğan ile “değişimci” tarafında yer alan Gökhan Günaydın’ın konuşmaları atışma şeklinde geçti. Delegeler her dönemde değerliydi ama bu dönemdeki kadar aranmadılar. Saat başı saf değiştirenler oldu. Bu dönemki kurultay delegeleri oldukça kazançlı çıktı. Örgüte kapalı olan belediye kapıları ardına kadar açıldı. Daha önceden iş başvurusunda bulunan delege yakınlarına, insan kaynaklarını adres gösteren belediyeler bu kez direkt personel alımı yaptılar. Böylece belediyelerde örgüte kurulan barikatlar kongrede delege kazanmak uğruna yerle bir oldu.
Kurultay divan başkanlığına iki taraf da uzlaşarak girdi. Bir haftaya kadar Murat Karayalçın’ın adı geçiyordu. Son anda ortak aday olarak Çetin Soysal üzerinde anlaşıldı.
