Rusya Devlet Başkanı Putin’in nükleer güç kullanma tehdidine tepki yağdı. Rusya’da nükleer caydırıcı güçler özel savaş durumuna geçti. Akademisyen Dr. Egeli, “Bu hamle nükleer bir savaşı tetikleyebilir” dedi.
HABER MERKEZİ
AB’nin Ukrayna’ya saldıran Rusya’yı ‘mali nükleer silah’ olarak bilinen SWIFT sisteminden çıkaracağını açıklamasının ardından Putin, nükleer caydırıcı güçlerini yüksek alarma geçirme talimatı verdi. Rusya Savunma Bakanlığı, dün yaptığı açıklamada Rus ordusunun caydırıcı güçlerinin takviyeli personelle özel savaş görevi durumuna geçirildiğini duyurdu. Putin’in bu hamlesi sonrasında dünya alarma geçti. Gözler tekrar kapıdaki nükleer felakete çevrildi. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Wang Wenbin yaptığı açıklamada, tüm tarafların sakin kalması ve daha fazla gerginlikten kaçınması gerektiğini söyledi.
Öte yandan Putin’in nükleer caydırıcı kuvvetlerine yüksek alarma geçme emri vermesinin ardından Belarus’ta düzenlenen referandumdan ülkeye nükleer silah konuşlandırılmasına izin verilmesine yönelik karar çıktı. Tedirginliği artıran karar, tüm dünyada ‘nükleer savaş’ korkusuna yol açtı. İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace, bu adımı dikkat dağıtmak olarak değerlendirdi. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Putin’in nükleer açıklamasını “tehlikeli ve sorumsuzca” olarak nitelendirdi. Putin’in nükleer tehdidini değerlendiren İzmir Ekonomi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Sıtkı Egeli, “Rusya, askeri doktrinini dünyaya bir kez daha hatırlattı” dedi ve ekledi: “Tırmandırmayı önlemek için gerilimi tırmandır. Rusya’nın uzun yıllardır doktrinde var olan bu taktik ‘Hemen dur, yoksa nükleer savaş geliyor’ diyor.” Rusya’nın bu hamlesinin nükleer bir savaşı tetikleyebileceğinin altını çizen Egeli, “Rusya dezavantajlı duruma düştüğünde ya da bekası tehdit altına girerse uyarı amacıyla nükleer silah kullanabileceğini belirtiyor. Asıl nokta şu; uyarı amacıyla kullanılan nükleer silah tüm dünyayı etkileyecek nükleer bir savaşı tetikleyebilir” diye konuştu. Öte yandan Batı’nın Ukrayna’ya yaptığı askeri desteğin Rusya’nın hoşuna gitmeyeceğini belirten Egeli, “Batıdan gidenler hafif silahlar. Piyade erinin kullanabileceği silahlar. Daha komplike silahlar için eğitmeniz lazım. Bu hafif silahların dengeyi değiştirme açısından etkisi ne olur göreceğiz ancak Rusya’nın hoşuna gitmeyeceği kesin” ifadelerini kullandı.
***
Silahlanma yarışı sürüyor
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, Rus ordusunun caydırıcı güçlerini özel savaş görevi durumuna geçirmesi emri vermesi, gözleri bu ülkenin nükleer silahları ve hipersonik füzelerine çevirdi. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB), 1949’da ilk kez nükleer silah denemesi yaptı ve ABD’nin ardından dünyada nükleer silaha sahip ikinci ülke oldu. Bu iki ülke arasındaki yarış nedeniyle 1980’li yıllarda SSCB’nin nükleer silah sayısı 40 bini aştı. SSCB’nin dağılması ve Washington ile Moskova arasında imzalanan Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşmaları sayesinde bu sayı hızla gerilese de Rusya hala dünyada en fazla nükleer silaha sahip ülke konumunda. Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nün (SIPRI) geçen yıl yayınladığı verilere göre, Rusya, 6 bin 255 nükleer başlıkla dünyada ilk sırada yer alıyor. Rusya’yı 5 bin 550 nükleer silah ile ABD takip ediyor ve bu iki ülke hala dünyadaki nükleer silahların yüzde 90’nından fazlasına sahip.