ABD’nin Minnesota eyaletinde 2016 yılında 50 dolara satılan bir tablo, Van Gogh’un kayıp eserlerinden biri olacağına dair güçlü detaylar barındırıyor. İddiaya göre tabloyu 2016 yılında 50 dolara satın alan adam, Van Gogh’un eseri olabileceği şüphesiyle incelenmesi için 2018 yılında Amsterdam’daki Van Gogh Müzesi’ne gönderdi ancak müze bu talebi reddetti.
2019 yılında ise LMI Group International, tabloyu satın alarak incelemelere başladı. Şirketin yaptığı analizler sonucunda tablonun Vincent Van Gogh’a ait olduğu tespit edildi. LMI Group International yapılan incelemede tablonun 1889 yılında, ünlü ressamın Fransa’daki akıl hastanesinde kaldığı dönemde yapıldığını ortaya koydu.
“Elimar” adlı tablo, ağını onarırken pipo içen beyaz sakallı bir balıkçıyı tasvir ediyor. CNN’in haberine göre, eserin orijinalliği dört yıl süren kapsamlı bir analizle doğrulandı. LMI Group International tarafından gerçekleştirilen bu çalışma, tablonun tuval dokusu, kullanılan pigmentler ve diğer unsurları inceleyerek eserin Van Gogh’a ait olduğu sonucuna ulaştı.
Eserin orijinalliğini kanıtlamak amacıyla yapılan analizlerden biri de DNA testi oldu. Tabloda bir saç teli bulunması ardından, bu saçın bir erkeğe ait olduğu doğrulandı. Ancak bozulmuş olması nedeniyle Van Gogh’un DNA örnekleriyle karşılaştırılamadı.
Van Gogh’un eserinin kesin olarak doğrulanması için Amsterdam’daki Van Gogh Müzesi’nin onayı gerekiyor. Ancak müze, şu ana kadar tabloyu resmen kabul etmedi.
New York Post’un aktardığı uzman tahminlerine göre, “Elimar” tablosunun Van Gogh’a ait olduğu resmen doğrulanırsa, değeri 15 milyon dolara kadar çıkabilir. Yaklaşık 900 eser üreten Van Gogh, sanat dünyasında büyük ilgi gören isimlerden biri olmaya devam ediyor.
Nitekim, 2022 yılında ressamın “Verger avec cyprès” adlı tablosu Christie’s müzayedesinde 117 milyon dolara satılmıştı. “Elimar” tablosunun keşfi, Van Gogh’un sanat tarihindeki yerini daha da pekiştirebilir ve sanat dünyasında büyük yankı uyandırabilir.
More Stories
Frankfurt’ta “Ebru” heyecanı
Amerikan Rüyası’nın gerçek yüzü
Forbes uyarıyor: Türkiye’de görülmesi gereken 10 müze