Bilimsel araştırma: Doğum tarihiniz yağ dokusu yapınızı belirliyor

Doğum Öncesi Mevsim, Kahverengi Yağ Dokusunun Aktivitesini Etkiliyor

Tokyo Üniversitesi’nden yapılan bir araştırmada, Prof. Takeshi Yoneshiro liderliğindeki ekip, 356 sağlıklı genç erkeği inceleyerek, doğumdan yaklaşık 266 gün önceki mevsimin, bugün sahip oldukları kahverengi yağ dokusu (brown adipose tissue – BAT) aktivitesini etkileyebileceğini ortaya koydu.

Kahverengi yağ dokusu, enerji yakma, vücut sıcaklığını koruma ve kan şekerini dengeleme gibi önemli fonksiyonlara sahiptir. Araştırma sonuçlarına göre, soğuk aylarda doğan bireylerde daha yüksek BAT aktivitesi gözlemlendi ve bu bireyler, daha düşük vücut kitle indeksi (BMI) ve organlar etrafında daha az yağlanma ile karakterize edildi. Bu durum, genel olarak daha iyi bir metabolik sağlık profilini işaret ediyor.

Kahverengi yağ dokusu genellikle obez bireylerde düşük seviyelerde bulunurken, araştırmacılar doğum öncesindeki çevresel etkilerin metabolizma üzerindeki kalıcı etkilerini anlamak için bu çalışmanın önemli olduğunu belirtiyor.

Araştırmacılar, katılımcıları 19°C’lik soğuk bir ortama maruz bırakarak BAT aktivitelerini ölçtü. Ocak-Nisan ve Ekim-Aralık ayları arasında doğan bireylerde kahverengi yağ aktivitesi belirgin şekilde daha yüksek bulundu. Bu bireyler, sıcak aylarda doğanlara kıyasla metabolik açıdan avantajlı bir profildeydi.

Araştırmanın önemli bir noktası, sonuçların doğum ayı ile değil, döllenme mevsimi ile ilişkilendirilmesidir. Bulgular, çevresel koşulların – özellikle soğuk hava gibi stres faktörlerinin – sperm ve yumurta hücreleri üzerinde genetik düzeyde etkiler yaratabileceği konusunda ipuçları veriyor.

Bu potansiyel etki, “Sağlık ve Hastalığın Döllenme Öncesi Kökeni” olarak adlandırılan yeni bir araştırma alanını da destekliyor. Daha önce yapılan hayvan çalışmalarında, döllenme öncesi çevresel faktörlerin; özellikle babanın spermindeki epigenetik değişikliklerin, yavruların metabolik sağlığını etkileyebildiği gözlenmişti.

Araştırma ekibi, bireylerin doğum öncesi dönemdeki hava durumu verilerini de dikkate alarak, gerçek dünyadaki sıcaklık ile bu ilişkileri destekleyen bulgular elde etti.

Araştırmanın bağımsız bir değerlendirmesini yapan epigenetik uzmanı Raffaele Teperino, “Anne-baba sağlığı ve çevresel faktörlere maruz kalma durumu, sadece gebelik değil, döllenme anı için de belirleyici olabilir” diyerek, bu tür çalışmaların gelecek nesillerin sağlık risklerini önceden belirlemede önemli bir rol oynadığını vurguladı.

Related Posts

Bakanlık duyurdu: Avrupa’nın 4 katı şeker içeren ürünlere düzenleme geliyor

Bakanlık duyurdu: Avrupa’nın 4 katı şeker içeren ürünlere düzenleme geliyor

Bayburt’ta kalp yetersizliğiyle 4 senedir mücadele eden hastaya şoklama özelliği bulunan kalp pili takıldı

Bayburt’ta 4 yıldır kalp yetersizliğiyle mücadele eden 57 yaşındaki bir hastaya, Uzm. Dr. Ali Can Özkan ve Anjiyografi Ünitesi ekibi tarafından, ani kalp durmalarına karşı koruma sağlayan şoklama özellikli kalp pili (ICD) başarıyla takıldı.

Diyabet alarmı: Çocuklarda vaka sayısı artışta

Ülkemizde 0-18 yaş grubundaki her 100 bin çocuktan yaklaşık 10-20’sinde Tip 1 diyabet görülüyor. Hastalığın görülme yaşı giderek düştüğünü, okul öncesi dönemde, hatta 1 yaşından küçük bebeklerde bile tanı konulabildiğini belirten Uzm. Dr. Jalilova, “Bu durum, ebeveynlerin ve sağlık çalışanlarının çocuklarda diyabet belirtilerini erken fark etmesinin önemini artırmaktadır” dedi.

Çocuğunuzun duruşuna dikkat ettiniz mi? Kalıcı hasara yol açabilir

Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Gökhan Özkoçak, skolyozun yalnızca estetik değil, sağlık açısından da ciddi riskler taşıdığını vurguladı. Özkoçak, erken teşhisin cerrahiye gerek kalmadan tedavi şansı sunduğunu belirtti.

Felç riskinin en yüksek olduğu kan grubu açıklandı

Yeni bir genetik araştırma, A kan grubuna sahip bireylerin 60 yaşından önce felç geçirme riskinin diğer gruplara göre daha yüksek olduğunu ortaya koydu. Araştırmaya göre O grubu bireyler ise daha düşük risk taşıyor.

Türkiye şişmanlıyor mu? 3,5 milyon kişilik ölçümden çarpıcı sonuçlar

Sağlık Bakanlığı’nın ülke genelinde hayata geçirdiği ‘İdeal Kilonu Öğren, Sağlıklı Yaşa’ kampanyasının ilk 5 haftasında ölçüm yapılan 3 milyon 572 bin 436 kişiden 2 milyon 221 bin 201 kişinin vücut kitle indeksi ‘normal’ kilo aralığının üzerinde çıktı. Ölçüm yapılanların yaklaşık yüzde 5’inin ‘zayıf’, yüzde 32’sinin ‘normal’, yüzde 35’inin fazla kilolu, yüzde 28’inin ‘obez’ aralığında olduğu; erkeklerde ‘fazla kiloluluk’, kadınlarda ise ‘obezite’ oranının fazla olduğu belirlendi.